Tarih 9 Ağustos 2022. Türkiye gazetesinde çıkan Yılmaz Bilgen imzalı habere nazaran, Tahran ve Soçi görüşmelerinde Suriye sahasına yansıyacak ‘önemli kararlar’ alınmıştı. Buna nazaran Erdoğan, Esad’la görüşecek, Türkiye, Suriye’yle tekrar diplomatik bağlantılar kuracak hatta PKK/YPG terör örgütüne birlikte operasyon yapılacaktı. Bu tarihin üzerinden bir yıla yakın bir vakit geçti.
Körfez çeşidine başlamadan evvel dün havaalanında açıklama yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Suriye ile kapıyı kapama üzere bir durumumuz kelam konusu değil, kapı açık” demesine karşın, Esad’ın görüşme kaidesi olan ‘Türkiye’nin Suriye’den çekilmesi’ koşulunu kabul etmeyeceklerini söyledi. Bu sefer ‘Geri Dönüşte ABD ile İşbirliği’ başlıklı bir habere imza atan Türkiye’den Yılmaz Bilgen ABD’nin YPG’yi Fırat’ın doğusuna çekeceğini öne sürerken Suriye’de rejim aykırısı güçlere bırakılacak dört kente 3 milyon Suriyelinin Türkiye’den gönderileceğini sav etti.
ERDOĞAN’IN İKİLEMİ: ESAD MI ESED Mİ
Erdoğan, dün Atatürk Havalimanı’nda yaptığı açıklama sonrasında bir gazetecinin Suriye’nin 12 yıl sonra Arap Birliği’ne geri alındığını ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın 16 Temmuz Pazar günü Irak Başbakanı Muhammed Şiya Es Sudani ile Şam’da görüştüğünü hatırlatarak Türkiye-Rusya-İran-Suriye dörtlü tepelerinin devam edip etmeyeceğine ait sorusuna da cevap verdi.
2011’den beri Suriye Devlet Lideri’nden bahsederken ‘Esed’ diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, evvel Beşar Esad’ın ismini olduğu üzere söylem etti. Fakat daha sonra yeniden ‘Esed’ diyerek kelamlarına devam eden Erdoğan, şöyle konuştu: “Biliyorsunuz bizim Suriye ile kapıyı kapama üzere bir durumumuz kelam konusu değil, kapı açık. Bu, dörtlü tepelerle ilgili de biz tekrar hem bu dörtlü tepeler yapılsın lakin biz Beşar Esad’la da görüşme noktasında kapalı değiliz. Görüşürüz. Bütün problem onların bize yaklaşım biçimi.”
“KUZEY SURİYEDEN ÇIKMAMIZ ADİL DEĞİL”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Şu anda Suriye’de Esed, maalesef Türkiye’nin Kuzey Suriye’den çıkmasını istiyor. Bu türlü bir şey olamaz. Zira biz orada terörle uğraş ediyoruz. Yani, hudutlarımızda bu teröristler varken biz nasıl çıkarız? Birebir ifadeyi farklı ülkelere kullanabiliyor mu? O yüzden de adil yaklaşım arıyoruz. Adil yaklaşım olduğu sürece tüm problemleri aşarız.”
Bugün Yılmaz Bilgen’in imzasıyla yayınlanan haber, Erdoğan’ın Esad’ın Türkiye’nin Suriye’den çekilmesi koşulunu kabul etmeyeceği açıklamasının altını dolduruyor. Türkiye, ABD’yle birlikte Suriye’de kendisine bağlı bir bölge oluşturma siyasetine yine dönüş yapmış oluyor. Halbuki daha evvel Rusya ve İran’ın inisiyatifiyle düzenlenen Suriye bahisli toplantılarda Türkiye, temel sorunun PKK/YPG terör örgütünün etkisiz hale getirilmesi olduğunun altını çizmişti. Suriye’deki siyasi sürece müdahale niyetini de her vakit açık eden Türkiye, son periyotta bu argümanı daha az kullanıyor, Suriye’den toprak talebi olmadığını lisana getiriyordu.
Bilgen’in haberine göreyse PKK/YPG terör örgütü etkisiz hale getirilmiyor, sırf ABD tarafından daha güneye çekiliyor. Esad’ın ‘çekilme şartı’ da Türkiye tarafından kabul edilmediği üzere mevcut Suriye idaresinin muhalifleri daha geniş bir alana yerleşmiş oluyor.